Bilişim hukuku ve bilişim suçları alanında uzmanlaşmış ve internet aracılığıyla işlenen suçlarla ve bilişim sistemlerinin kullanıldığı özel hukuk davalarıyla ilgilenen kişilere, bilişim avukatı denmektedir.
Bilişim suçları uzmanı olabilmek için; bilgisayar veya yazılım ile ilgili bir bölümden mezun olmak, bilgisayar yazılım ve donanım sistemlerine hakim olmak, siber hukuku bilgisine sahip olmak gerekir.
Bir bilişim sisteminin güvenliği ve/veya buna bağlı veriler ve/veya sistemin kullanıcıları hedef alınarak yapılan sanal saldırılar, siber suçları oluşturur. Siber suçlar, mutlaka dijital ortamda işlenir ancak dijital ortamda işlenen her suç, siber suç değildir. Sisteme izinsiz girme, verileri ele geçirme, verileri değiştirme, şifreleme, farklı veriler ekleme ve sistem işleyişini bozma gibi eylemlerle, siber suç işlenmektedir.
Bilişim hukuku, gün geçtikçe değişen ve gelişen teknolojik gelişmelerle beraber ortaya çıkacak hukuki uyuşmazlıkların çözümüyle ilgilenir.
Adli bilişim uzmanları, dijital ortamda işlenmiş suçları ve ihlalleri aydınlatmak amacıyla silinmiş, şifrelenmiş veya zarar görmüş veriler de dahil olmak üzere olası tüm kanıtları toplar, inceler, analiz eder ve raporlar.
Bilişim hukuku, birçok hukuk dalıyla iç içe geçmesi nedeniyle, çoklu disipliner bir hukuk dalıdır. Borçlar hukuku, tüketici hukuku, medeni hukuku, ceza hukuku, fikri mülkiyet hukuku, ticaret hukuku gibi hukuk dallarının içinde yer alır.
Bir bilişim sisteminin güvenliğini ve/veya buna bağlı verileri ve/veya kullanıcısını hedef alan ve bilişim sistemi kullanılarak işlenen suçları belirleyen ve düzenleyen hukuk dalına siber güvenlik hukuku denir.
Bir sisteme izinsiz girme, verileri ele geçirme, verileri değiştirme, şifreleme, farklı veriler ekleme ve sistem işleyişini bozma, haberleşmenin gizliliğini ihlal etme, özel hayatın gizliliğini ihlal etme, kişisel verileri kaydetme, kanuna aykırı veri verme veya kaydetme, banka veya kredi kartını kötüye kullanma, yasaklı cihaz veya program kullanma, bilgi sistemini kullanarak hırsızlık veya dolandırıcılık yapma, kanunların belirlediği sürelerin geçmiş olmasına karşın verileri sistem içinde yok etmekle yükümlü olanların görevlerini yerine getirmemesi gibi suçlar, siber suçlar kapsamında yer alır.
Bilişim hukuku, hem kamu hukuku hem de özel hukuk ile bağlantılıdır.
Bilişim suçlarına, suçun niteliğine ve cezanın ağırlığına göre değişkenlik göstermekle birlikte asliye ceza ve ağır ceza mahkemeleri bakar.
Türkiye’de bilişim suçlarına yönelik ilk hukuksal düzenleme, 765 sayılı Türk Ceza Kanununa, 14 Haziran 1991 yılında eklenen “…bilgileri otomatik işleme tabi tutan sistem…” ibaresidir.
Bilişim suçlarının cezaları; 5237 sayılı TCK , “Bilişim Alanında İşlenen Suçlar” başlığı altında 243 ile 245 maddeleri arasında düzenlenmiştir:
Madde 243- (1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir. (2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. (3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (4) Bir bilişim sisteminin kendi içinde veya bilişim sistemleri arasında gerçekleşen veri nakillerini, sisteme girmeksizin teknik araçlarla hukuka aykırı olarak izleyen kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Madde 244- (1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. (4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.
Madde 245 – (1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. (2) Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. (3) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Madde 245/A- (1) Bir cihazın, bilgisayar programının, şifrenin veya sair güvenlik kodunun; münhasıran bu Bölümde yer alan suçlar ile bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle işlenebilen diğer suçların işlenmesi için yapılması veya oluşturulması durumunda, bunları imal eden, ithal eden, sevk eden, nakleden, depolayan, kabul eden, satan, satışa arz eden, satın alan, başkalarına veren veya bulunduran kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Bilişim suçlarına, beyaz yaka suçları da denilir. Bilgisayar sistemleri ve teknolojileri kullanılarak, dijital ortamda kişi veya kurumlara, maddi veya manevi zarar vermek amacıyla işlenen suçlara bilişim suçu denir. Yeni bir suç türü olması sebebiyle gerekli kanun ve düzenlemeler yetersizdir. Bilişim suçu en başlarda yazılım, donanım ve bilgisayar ağıyla işlenmişken günümüzde bu araçlara ek olarak sosyal medya ve bulut bilişim de eklenmiştir.
Bilişim suçlarında şüphelinin tespitinde en çok kullanılan yöntem IP adresinin tespitidir. Suçun işlendiği sırada kullanılan IP numarasının tespitiyle suçu işleyen kişi tespit edilir.
Bilişim sistemi ile işlenen suçlar şunlardır:
Bilişim suçlarında adli para cezası ve/veya hapis cezası verilmektedir.
Verilere yönelik suçlar; verileri bozma, yok etme, değiştirme veya erişilmez kılma , var olan verileri başka bir yere göndermedir.
Bilişim sistemi; bilginin toplanmasını, saklanmasını, işlenmesini, erişilmesini ve bir yerden bir yere iletilip kullanıcıların hizmetine sunulmasını sağlayan teknolojilerin bütününü kapsar.
TCK madde 243’ün gerekçesinde bilişim sistemi, ‘’verilerin toplanıp yerleştirildikten sonra bunları otomatik işlemlere tabi tutma imkanı veren manyetik sistemler’’ olarak tanımlanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, hukuk fakültesi mezunu, yasal stajını tamamlamış ve ruhsatını alarak baroya kaydolmuş kişiler avukat olabilir. Bilişim hukuku ve bilişim suçları alanında uzmanlaşan her avukat da bilişim hukuku avukatı olabilir.
IT hukuku diğer adıyla bilişim hukukudur. Sayısal bilginin paylaşımı konu alan hukuk dalıdır. Elektronik bilgilerin toplanması, saklanması ve kullanılmasına ilişkin yasal düzenlemeleri içerir.
Bilişim teknolojilerinin hızla ilerlemesi sonucu mevcut yasal düzenlemelerin yetersiz kalmasıyla bilişim hukuku ortaya çıkmıştır. Bilişim hukuku, bilgi ve teknolojinin kötüye kullanımı ile kişi veya kurumlara maddi veya manevi zarar verilmesini engellemek amacıyla oluşturulmuştur.
İnternet hukuku, internetin kullanımına ilişkin yürürlükte olan mevzuat ve yasal ilkelerden oluşur. İnternetin kullanımıyla beraber ortaya çıkan uyuşmazlıklarla ilgilenir.
Düşünce özgürlüğü, özel yaşamın gizliliği ve haberleşme özgürlüğü kavramları bilişim hukukunu ilgilendiren temel hak ve özgürlüklerdir. Düşünce özgürlüğü, Anayasamızın 26. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddede; herkesin, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahip olduğu belirtilmiştir. Özel yaşamın gizliliği, Anayasamızın 20. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddede; herkesin, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahip olduğu ve özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamayacağı belirtilmiştir. Bu hak; kişinin devletin müdahalesi olmaksızın kendi hayatıyla ilgili seçimler yapmasını, kendi kişiliğini geliştirmesini ve başkalarıyla ilişki ve iletişim kurmasını kapsamaktadır. Özel yaşam hakkı; kişinin fiziksel ve psikolojik bütünlüğünü, cinsel yaşamını ve cinsiyetini, kişisel verilerini, itibarını, isimlerini ve fotoğraflarını içerir. Haberleşme özgürlüğü, Anayasamızın 22. maddesinde düzenlenmiştir. Bu hak sayesinde herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir ve haberleşmenin gizliliği esastır.
5237 Sayılı TCK’de düzenlenen bilişim suçları şunlardır:
Standart bir maaş bilgisi yoktur. Avukatlık asgari ücret tarifesi, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirlenmektedir. Tarifede belirtilen ücretin altında olmamak şartıyla davanın türü, zorluğu ve diğer faktörler hukuk bürolarının belirlediği ücretlerin değişiklik göstermesine sebep olmaktadır.